Sırt ağrısı, toplumda her 5 kişiden birini etkileyen yaygın bir sorundur. Çeşitli faktörlerin sırt ağrısına neden olduğu bilinmektedir. Hastalarda izlenen ağrıların çoğunluğunun kaslardan kaynaklanan sorunlar olduğu görülmektedir. Ancak bazı hastalarda sırt ağrısı ciddi hastalıkların bir belirtisi olarak ortaya çıkabilir. Bu yüzden ihmal etmeden sırt ağrısının nedeni tespit edilmeli ve tedaviye başlanmalıdır. Sırt Ağrısının Nedenleri Hareketsiz Yaşam (Sedanter Yaşam Tarzı) Toplumda görülen sırt ağrısının çoğunluğu, düzenli spor ve egzersiz yapılmamasıyla ilişkilendirilen sedanter yaşam tarzına bağlıdır. Uzun süre bilgisayar başında olmak, kötü duruş pozisyonları ve sırt kaslarının güçlendirilmemesi gibi etkenler sırt ağrısının önemli sebeplerindendir. Yaralanma Trafik kazaları, spor yaralanmaları ve diğer yaralanma türleri sırt ağrısına neden olabilir. Kasların gerilmesi veya ezilmesi gibi yaralanmalar sonucunda vücutta kırıklar ve farklı ağrılar meydana gelebilir. Bu yaralanmalar arasında sırt ağrısı da bulunur. Bazı hasta gruplarında sinir hasarı da ağrıya eşlik edebilir veya ilerleyen zamanda ortaya çıkabilir. Fibromiyalji Her yaştan insanı etkileyen fibromiyalji, özellikle kadınlarda yaygındır ve sırt ağrısının yanı sıra omuzlara kadar yayılan vücut ağrılarına neden olur. Hastadaki kaygı ve stres gibi etkenler hastalığın etkisini artırabilir. Sabahları yaşanan tutukluluk, nemli ve soğuk havalarda ağrıların artması, yorgunluk, konsantrasyon zorluğu ve baş ağrısı gibi belirtiler ağrılara eşlik edebilir. Sırt Fıtığı Omurlar arasındaki disklerdeki fıtıkların en fazla görüldüğü alanlar boyun ve bel bölgesidir. Ancak sırt bölgesi de nadiren etkilenebilir. Fıtık olan yerde sinir köküne baskı olur ve belirli alanlarda kuşak tarzı ağrıya ve karıncalanmaya yol açar. Fıtığın omuriliğe baskı yapması halinde, yürümede zorlanma ve yürüme mesafesinde kısalma gibi etkiler yaşanır. Kemik Erimesi Kemiklerdeki mineral yoğunluğunun azalmasıyla kırılganlık artar. Bu sorun en fazla omurları etkiler. Omurlarda oluşan çökme kırıkları sonucunda sırt ağrısı hissedilir. Bu durum herkesi etkileyebilir ancak kadınlarda daha yaygındır. Romatizmal Hastalıklar Bu rahatsızlıklar kemik ve eklem etrafındaki bağlardan kaynaklanır ve kemik, eklem ve kas ağrılarıyla belirti verirler. Ankilozan spondilit gibi romatizmal hastalıkların omurgayı etkilemesi sırt ağrısına yol açar. Bu tür hastalıklar her yaş grubunu etkileyebilir. Deformiteler (Kifoz, Skolyoz) Bu tür hastalıklarda sırt ağrısı genellikle meydana gelmez. Ancak hastalıkların ilerleyen dönemlerinde oluşan deformasyonlar sonucunda sırt ağrısı etkisi görülebilir. Tümörler Omurgadaki kemik ve sinir yapılarında oluşan iyi veya kötü huylu tümörler sırt ağrısına neden olabilir. Meme, prostat ve akciğer gibi organlardaki tümörler omurgaya metastaz yaparak sırt ağrısına yol açabilir. Bu tür ağrıların geceleri ortaya çıkması, dinlenme sonucunda geçmemesi ve genellikle ateş, halsizlik ve kilo kaybı gibi belirtilerle birlikte ortaya çıkması ayırıcı tanıda önemlidir. Dejeneratif Değişimler Yaşın ilerlemesiyle omurlar arasındaki eklem ve disklerde bozulma ve kireçlenme oluşur. Sıvı içeriğini kaybeden disklerde bombeleşme olur ve sırt ağrısı ortaya çıkar. Yansıyan Ağrılar Sırt ağrısı, vücuttaki diğer organların sorunlarından yansıyan ağrılar sonucunda da oluşabilir. Özellikle akciğer, mide ve kalp hastalıklarında bu yaygındır. Diğer Nedenler Metabolik ve mikrobik etkenler de sırt ağrısına neden olabilir. Sırt Ağrısından Nasıl Korunulur? Masa başı çalışanları sırt ağrısına daha yatkındır. Bu yüzden ofis çalışanları önlemler almalıdır. Sandalyelerin sırtı yüksek, bel boşluğu dolgun olanlar seçilmemelidir. Bilgisayar ve göz hizası aynı olmalıdır. Her 2 saatte bir 5-10 dakika yürüyerek dinlenme süreci geçirilmelidir. Stres ve aşırı kilo sırt ağrısının oluşmasında önemli unsurlardır. Bu unsurların yaşamdan çıkarılması gerekir. Spor ve egzersiz yaparak kondisyon artırılmalıdır. Bunu yapmadığınız takdirde sırt ve bel ağrısı çekmeniz kaçınılmazdır. Ancak spor yaşama dengeli şekilde dahil edilmelidir. Vücut ağırlığı uygun seviyede tutulmalı ve aşırı kilodan kaçınılmalıdır. Ağırlık kaldırılırken, eğilerek hareket edilmelidir. Sigara içilmemeli, vitamin ve mineral alımına dikkat edilerek kemikler güçlendirilmelidir. |