Son yıllarda stres kaynaklı baş ağrıları ve gerilim tipi baş ağrıları daha sık görülmeye başlamıştır. Stres, yalnızca baş ağrılarını değil, birçok başka sağlık sorununu da beraberinde getirebilir. Bu ağrıların şiddeti ve sıklığı kişiden kişiye farklılık gösterir ve bazen birkaç dakikadan günlerce sürebilir. Stres kaynaklı baş ağrılarında genellikle zonklama görülmez, ancak gerilim tipi baş ağrıları stres nedeniyle artabilir ve baş ile boyunda sıkılık hissi oluşturabilir. Stres, kişinin yeterli uyuyamaması ve depresyon gibi sebeplerle baş ağrısına neden olabilir. Migren rahatsızlığı olan kişiler genellikle sessiz ve sakin yerlerde rahat ederken, stres ve gerilim kaynaklı baş ağrısı çeken bireyler açık havada olmayı ve hareket etmeyi tercih edebilir.

Stres kaynaklı baş ağrılarının başlıca belirtileri arasında başta ağırlık hissi bulunur. Kişi, başında bir taş taşıyormuş gibi ya da başında bir gerilme, çekilme veya basınç varmış gibi hissedebilir. Stres kaynaklı baş ağrısı genellikle başın üst kısmına yayılmış durumda olur ve başın her tarafında ağrı hissedilir. Bazı hastalarda nadiren de olsa migren gibi tek taraflı bir ağrı da olabilir.

Stres ve gerilim kaynaklı baş ağrılarında boyun ve omuzlarda da ağrı görülebilir. Bu ağrı genellikle omuzlardan başlayarak enseye ve başın üst kısımlarına doğru yayılır. Stres ve gerilme sonucu oluşan baş ağrılarında, migrende olduğu gibi başı hareket ettirme sonucunda ağrı oluşmaz. Stres baş ağrısı sırasında nadiren iştah kaybı ve hafif mide bulantısı görülebilir. Yine nadir olarak birey ışık ve sesten uzak durmak isteyebilir. Bu tür baş ağrılarında kusma genellikle görülmez.

Stres ve gerilim nedeniyle oluşan baş ağrıları genellikle öğleye doğru başlar ve öğleden sonra artar. Stres baş ağrısıyla birlikte zor uyuma ve sık sık uyanma, huzursuzluk, karamsarlık gibi belirtiler de görülebilir. Bu tür hastalarda genellikle boyun, ense ve çene kaslarında gerginlik gözlemlenir. Ayrıca başın etrafındaki kaslarda sert ve ağrılı noktalar bulunabilir.

Bu rahatsızlığın tedavisinde, hastanın detaylı bir şekilde anlattığı bilgiler ve klinik muayene sonuçları dikkate alınmalıdır. Uzman bir nörolog, hasta ile görüştükten kısa bir süre sonra baş ağrısının stres kaynaklı olduğunu anlayabilir. Ancak burada önemli olan, hastalığın tanısını koymak değil, hastanın bu tanıya inanmasını sağlamaktır. Bu tür bir rahatsızlığı olan hasta, daha önce birçok hastaneye gitmiş ve tüm tetkiklerini yaptırmış olabilir, fakat sonuçta hiçbir rahatsızlık bulunmamış olabilir. Hastaya bir rahatsızlığı olmadığını söylemelerine rağmen, baş ağrılarının nasıl devam ettiğine dair mutlaka bilgilendirilmesi gerekmektedir. Hasta bunları öğrendikçe ve kendini tanıdıkça zaman içinde bu rahatsızlığını kontrol altında tutmayı öğrenebilir.

Hastanın her yolu denemiş olmasına rağmen baş ağrılarından kurtulamaması durumunda, ağrıyı kesme amacıyla yapılan tedaviler gerektiğinde uygulanmalıdır. Akupunktur, özellikle son yıllarda baş ağrılarının ve stresin artması nedeniyle oldukça popüler hale gelen bir yöntemdir. Akupunktur tedavisinin yan etkisi olmaması ve ilaç tedavilerine göre daha etkili olması, bu yöntemin tercih edilmesinde önemli bir rol oynar.